Mansur Yavaş, Ankara’nın başkent oluşunun yalnızca bir belde seçimi değil, “bağımsızlığın ve Cumhuriyetin sembolü” olduğunu belirterek, “Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları, Ankara’yı yalnızca coğrafi değil; ahlaki, fikri ve vicdani bir merkez olarak gördüler. O irade, 102 yıldır adalet, özgürlük ve eşitlikle yaşamaya devam ediyor” dedi.
Ankara’yı hem tarihini koruyan hem de çağdaş bir şehir haline getirmek için çalıştıklarını söyleyen Yavaş, “Yaklaşık 7 yıldır vazife süremiz boyunca 20 milyon metrekare yeni yeşil meydan kazandırdık, tarihi yapıları restore ettik, kimseyi ayrıştırmadan eşit hizmet götürdük. Aslında biz bu şehrin ruhunu da onarıyoruz” ifadelerini kullandı.
Konuşmasında demokrasi vurgusu yapan Yavaş, şu ifadeleri kullandı:
“Biz demokrasinin yalnız sandıkta değil; adalette, eşitlikte, şeffaflıkta ve vicdanda yaşatılması gerektiğine inanıyoruz. Bir ülkenin gerçek gücü, kurumlarının adil, yöneticilerinin dürüst, yurttaşlarının özgür olmasıyla ölçülür. Hiçbir kararın, hiçbir hesaplaşmanın, demokrasimizin itibarına gölge düşürmesine razı değiliz.”
Yavaş, hukukun üstünlüğüne inancını yineleyerek, “Hiçbir makam, hiçbir imza, hiçbir koltuk adaletin ve halkın vicdanının üstünde değildir” dedi.
Konuşmasının sonunda Ankara’nın “adaletin, vicdanın ve iyiliğin başkenti” olduğunu belirten Yavaş, Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarını rahmetle andı.
Resepsiyon, Seğmenlerin gösterisi, “Küllerinden Doğuşun Başkenti” belgesel gösterimi ve “Cumhuriyet’in Işığı Ankara” adlı müzik dinletisiyle sona erdi.
GÜNDEM
Az önceGÜNDEM
Az önceGÜNDEM
Az önceGÜNDEM
Az önceGÜNDEM
25 dakika önceGÜNDEM
55 dakika önceGÜNDEM
1 saat önce