DOLAR 42,2066 0,23%
EURO 48,7908 0,44%
ALTIN 5.504,691,31
BITCOIN 44714633.89888%
İstanbul
17°

PARÇALI BULUTLU

SABAHA KALAN SÜRE

Can Holding soruşturması genişliyor: “Kontrollü teslimat”

Can Holding soruşturması genişliyor: “Kontrollü teslimat”

Can Holding’e yönelik kara para aklama soruşturması büyürken, eski MASAK Başkan Yardımcısı Ramazan Başak dikkat çekici bir benzetme yaptı. Başak, sürecin “kontrollü teslimat” izlenimi verdiğini belirterek, suçlamalara konu işlemlerin devletin gözü önünde gerçekleştiğini, ancak engellenmek yerine

ABONE OL
2 Ekim 2025 08:30
Can Holding soruşturması genişliyor: “Kontrollü teslimat”
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Can Holding yetkilileri hakkında çeşitli suçlarla yürütülen ‘kara para’ soruşturmasının yankıları sürerken eski Mali Suçları Araştırma Kurulu (MASAK) Başkan Yardımcısı Ramazan Başak, MASAK raporları ile mali kontrol birimlerinin düzenlediği inceleme raporlarıyla başlatılan soruşturmayı değerlendirdi.

Başak, bugüne kadar eğitim kurumları, medya kuruluşları ve lojistik şirketlerinin de içinde olduğu toplamda 152 şirkete kayyum atanan soruşturma için, suçların tam olarak ortaya çıkarılması adına yetkililerin kontrolünde gerçekleşen siyah nakit veya kaçakçılık uygulamalarındaki ‘kontrollü teslimat süreci’ benzetmesini kullanarak şöyle konuştu:

“Son yılların en kapsamlı operasyonu yapılıyor. Suçlu olduğu iddia edilen insanların arasındaki devir ve satın alma işlemlerinin izlemekle yetinilmesine tarihte ilk kere tanık olunuyor. Normalde ilgili devlet kurumları, olumlu bir görüş vermeyerek bu tür işlemleri baştan engellerdi.”

Başak, soruşturma dosyasında da yer meydan ve Can Holding’in Ciner Grubu’nun elindeki medya kuruluşlarının satın alımı için kaynağı belli olmayan 350 milyon doları elden yatırdığına yönelik iddia için ise “Bu büyüklükteki bir nakit elden yatırıldıysa banka MASAK’a şüpheli işlem bildirimi yapmalıydı. Bu yapılmadıysa banka yöneticilerinin de sorgulanması gerekecek” diye konuştu.

EMANETÇİLER

Soruşturma kapsamında Doğa Koleji ve Bilgi Üniversitesi gibi büyük eğitim kurumlarına el konulması üzerinden başlayan ’emanetçilik’ tartışmalarına da değinen Başak, Doğa Koleji’yle ilgili dikkat çeken bir anekdot da paylaştı.

Cumhuriyet’te yer meydan habere göre, Başak, 2019 yılına kadar Doğa Koleji’nin sahibi olan ve 2020 yılında hayatını kaybeden amel insanı Ömer Saçaklıoğlu’a bir ortaokul mezunu olarak hiçbir eğitim geçmişi olmamasına rağmen Doğa Koleji’ni nasıl aldığını sorduğunda, Saçaklıoğlu’nun kendisine “Ben eğitim işinden anlamam. Çağırdılar ve ‘Okul 10 yıl sende’ dediler, ben de aldım” dediğini aktardı.

Can Holding’in de Doğa Koleji ve Bilgi Üniversitesi’ni satın almadan önce hiçbir eğitim geçmişi ve tecrübesi olmadığına dikkat çeken Başak, “Burada emanetçiler arasında çeşitli devir işlemleri mi yürütüldüğünü, yoksa operasyonlarla emanetlerin asıl sahiplerine geri mi döndürüleceğini zaman içinde anlayacağız” dedi.

Başak öte yandan, Can Holding soruşturması konusunda en yoğun ve detaylı haberleri iktidara yakın bazı medya kuruluşlarının yapmasının dikkat çekici olduğunu anlatım ederken şöyle devam etti:

-Bu ülke siyah nakit cenneti değil deniyor, gri listeden çıkmak için göbeğimiz çatladı ancak söz konusu holdinglerin 2021-2025 yılları arasında 50 milyar dolar siyah nakit trafiği yarattığı söylenebiliyor.

-Şimdi bu iddiaları muhalefet dile getirse ‘Ülkeye düşmanlar, ülkeyi sevmiyorlar’ denecekti. Ancak soruşturma konusundaki tüm detayları iktidarın en büyük savunucusu olan medya kuruşları yazıyor. Sanki bugünkü operasyonlar için bir zemin yaratıldı ve kamuoyu oluşturulmaya çalışıldı.

Başak aynı zamanda, 575 milyon dolar karşılığında Ciner grubundan Can Holding’e geçen medya kuruluşlarının paralarının ödenmediğine yönelik iktidar medyasında çıkan haberlerin de emanetçilik iddialarını güçlendirdiğini aktardı.

Medyadaki şirketlerini geçen yıl Can Holding’e satan Ciner Grubu’nun da soruşturmaya iç edilmesinin de pek çok yeni soru işareti yarattığını söyleyen Başak, gelişmelerin pek çok kuruluşta ciddi anlamda tedirginlik yarattığını belirtti.

Başak “Eğitim kurumları ve medya kuruluşları gibi çok stratejik varlıkların, suçlu olduğu iddia edilen kişiler arasında alım-satımlarında veya devirlerinde, kontrollü teslimat sürecinde olduğu gibi “izlemede” kalınmasına tarihte ilk kere tanık oluyoruz. Ülkeye her açıdan çok ziyan verecek bir uygulama. Bu kesinlikle doğru değil. Umarım öbür şirketler için amiyane tabirle yol olmaz” ifadelerini kullandı.

En az 10 karakter gerekli
Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.


HIZLI YORUM YAP