Boğaziçi Üniversitesi ev sahipliğinde düzenlenen Finans Zirvesi 2025, ikinci gününde kamu, özel sektör ve akademi temsilcilerini bir araya getirmeye devam ediyor. 11 Mayıs Cumartesi günü Güney Kampüs’te yer alan Albert Long Hall’da Sanayi ve Teknoloji Bakanı Sn. Fatih Kacır’ın da katılımıyla gerçekleşen oturumlarda; girişimcilik, üretim, fon yönetimi, sürdürülebilir kalkınma ve teknoloji yatırımları ele alındı.
Boğaziçi Üniversitesi tarafından bu yıl ilk kez düzenlenen Finans Zirvesi, ekonomi, finans ve teknoloji dünyasından pek çok ismi Boğaziçi Üniversitesi Güney Kampüs’te bir araya getirdi. “Belirsizlik Çağında Finansal Dönüşüm” temasıyla gerçekleştirilen iki günlük zirve, Türkiye’nin ekonomik geleceğine yön veren kurumları, karar vericileri ve akademik çevreleri ortak bir düşünce zemininde buluşturdu. İlk gününde makroekonomik dengeler ve merkez bankacılığı çerçevesinde şekillenen zirve, ikinci gününde ise sanayi politikaları, girişimcilik, yatırım stratejileri ve sermaye piyasaları başlıklarıyla devam ediyor.
Bakan Kacır: “Türkiye Yüzyılında, sanayi altyapımızı yüksek teknolojili üretimde yeni kapasite ve kabiliyetlerle taçlandıracak programları devreye alıyoruz”
Zirvenin reel sektör merkezli gerçekleşen ikinci gününde;Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, yaptığı konuşmasında Türkiye’nin sanayi vizyonuna ilişkin kapsamlı değerlendirmelerde bulundu. Konuşmasında özellikle yeşil ve dijital dönüşüm süreçlerine dikkat çeken Bakan Kacır, şu ifadeleri kullandı:
“İkiz dönüşüm; sanayimizin altyapısından enerji verimliliğine, dijital yetkinliklerden insan kaynağının gelişimine kadar birçok alanda eş zamanlı ve kapsamlı bir yeniden yapılanmayı, bunun için de uzun vadeli ve bütüncül yatırımları gerekli kılıyor. Yatırım ihtiyacının ölçeği ve çeşitliliği dikkate alındığında; ulusal kaynaklarımızı tamamlayıcı nitelikte, uzun vadeli ve sürdürülebilir uluslararası finansman araçlarına erişimi artırmak, kalkınma hedeflerimiz açısından stratejik önceliğimizdir.”
Kacır ayrıca, Türkiye’nin sanayideki üretim gücü, teknoloji geliştirme kapasitesi ve girişimcilik alanındaki gelişmelerle küresel değer zincirlerinde daha güçlü bir konum elde ettiğini vurguladı.
Rektör İnci: “Fikirlerin çarpıştığı, bilgilerin harmanlandığı ve yeni ufukların aralandığı bir platform”
Boğaziçi Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mehmet Naci İnci, ikinci gün oturumlarının açılışında yaptığı konuşmada üniversitenin bilimsel üretim anlayışını ve toplumsal sorumluluğunu şu sözlerle dile getirdi:
“Boğaziçi Üniversitesi olarak yalnızca bilgi üreten değil, aynı zamanda o bilgiyi dönüştüren, paylaşan ve toplumsal faydaya dönüştüren bir yapıyı benimsiyoruz. Ülkemizin yapısal dönüşümüne katkı sunacak fikirlerin gelişmesine, öncü tartışmaların doğmasına zemin hazırlamak en temel sorumluluklarımız arasında yer alıyor. Bu anlayışla hayata geçirdiğimiz Boğaziçi Üniversitesi Finans Zirvesi, yalnızca bir etkinlik değil; fikirlerin çarpıştığı, bilgilerin harmanlandığı ve yeni ufukların aralandığı bir platform olarak öne çıkıyor.”
Prof. Dr. İnci, konuşmasında Boğaziçi Üniversitesi Teknopark’ın büyümesini, üniversite-sanayi iş birliğini ve girişimcilik desteklerini örnekleriyle anlatarak, üniversitenin stratejik hedeflerine de değindi.
Girişimcilik ve sanayi politikaları odağında kritik tartışmalar
İkinci gün oturumları, girişimcilik ekosistemine yönelik desteklerden üretim ve yatırım stratejilerine kadar pek çok başlığa ev sahipliği yaptı. Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı öncülüğünde yürütülen dijital ve yeşil dönüşüm politikaları; iş dünyası temsilcileri, yatırımcılar ve akademisyenler tarafından çok boyutlu şekilde ele alındı.
Katılımcılar, ikiz dönüşümün sadece bir teknoloji politikası değil; aynı zamanda istihdam, verimlilik, enerji ve sürdürülebilir kalkınma hedefleri açısından bütüncül bir kalkınma modeli olduğunu vurguladı.
Sermaye piyasalarında risk yönetimi ve stratejik pozisyonlanma
Öğleden sonra gerçekleşen panellerde, yatırım fonları, sermaye piyasaları ve portföy yönetimi konularında uzman isimler söz aldı.
Yeşil finans, sürdürülebilir portföyler, dijital varlıklar ve küresel fon hareketleri gibi başlıkların işlendiği oturumlarda; yatırım ortamında dönüşen risk profilleri ve yeni nesil finansal araçların etkileri değerlendirildi.
Fon yöneticileri ve yatırım uzmanları, stratejik portföy yönetimi, alternatif yatırım araçları ve geleceğin finansal trendlerine ilişkin analizlerini paylaştı.
Boğaziçi Üniversitesi, çok paydaşlı akademik diyalogun merkezi olmaya devam ediyor
Zirvenin ikinci günü, Boğaziçi Üniversitesi’nin bilimsel bilgi üretimini çok paydaşlı diyalogla buluşturan vizyonunu bir kez daha görünür kıldı.
Disiplinlerarası yaklaşımı, uygulamalı araştırma altyapısı ve üniversite-sanayi iş birliğiyle kurduğu entegre yapı sayesinde, Boğaziçi Üniversitesi, ekonomi-politik düşünce üretiminde stratejik bir platform sunmaya devam ediyor.
Antalya Büyükşehir Belediyesi’nin düzenlediği 4. Uluslararası FoodFest Antalya Gastronomi Festivali kapsamında sevilen sanatçı Simge, Antalyalılara unutulmaz bir konser yaşattı. Karaalioğlu Parkı’nı dolduran vatandaşlar Simge’nin şarkılarla doyasıya eğlendi.
Antalya Büyükşehir Belediyesi’nin Antalya’nın yerel lezzetlerini dünyaya tanıttığı ve Antalya’nın bir gastronomi şehri olması amacıyla bu yıl 4.sü gerçekleştirilen Uluslararası FoodFest Antalya Gastronomi Festivali’nin kültür-sanat etkinlikleri kapsamında ünlü sanatçı Simge, Antalyalılarla buluştu. Karaalioğlu Parkı’nda gerçekleştirilen konsere vatandaşlar yoğun ilgi gösterirken, konseri Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek de izledi. Gastronomi festivalinde gün boyu ünlü şeflerle buluşan Antalyalılar, akşam da Simge’nin birbirinden güzel şarkılarıyla keyifli bir akşam yaşadı.
ANTALYA BİR KÜLTÜR-SANAT ŞEHRİ
Konser anısına ünlü sanatçı Simge’ye çiçek ve plaket takdim eden Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek, Simge hayranlarına çok keyifli bir konser geçirmeleri temennisinde bulunarak, “Bugün burada sizlerin karşısında olmamı sağlayan tüm Antalyalı vatandaşlarıma teşekkür ediyorum. Antalya’nın bir kültür-sanat şehri olması için var gücümüzle çalışıyoruz. Konserlerimizin iptal edilmediği daha güzel günlerde görüşeceğiz inşallah” dedi.
ŞARKILAR HEP BİR AĞIZDAN SÖYLENDİ
Karaalioğlu Parkı’nda gerçekleşen konserde alan saatler öncesinden dolarken, sanatçı Simge, sevilen şarkılarını Antalyalılarla birlikte hep bir ağızdan söyledi. Renkli sahne performansı ve enerjisiyle izleyenleri mest eden sanatçı, “Antalya’da olmaktan ve bu güzel kalabalıkla buluşmaktan büyük mutluluk duyuyorum.” sözleriyle izleyicilere seslendi. Gastronominin müzikle buluştuğu festival kapsamında gerçekleştirilen konseri izleyenler keyifli bir akşam yaşadı.
15. Emiralem Çilek Festivali, yüzbinlerin en tatlı ve lezzetli buluşma noktası olarak başladı. Emiralem’in dillere destan olan çileği için, İzmir’in her noktasından ve çevre illerden Menemen’e gelen vatandaşlar, doyasıya bir festival atmosferi yaşarken, Oğuz Görceğiz ve Mustafa Ceceli konserleriyle coşku doruğa ulaştı.
Türkiye’nin en lezzetli festivalleri arasında yer alan Emiralem Çilek Festivali, kapılarını 15. kez açtı. Yaklaşık 7 bin tonluk rekoltesiyle İzmir’in çilek üretiminin yüzde 55’ini karşılayan Emiralem’de yüz binlerce vatandaşın katılımıyla ilk gün coşkusu yaşandı. Üretici ve tüketiciyi bir araya getiren festival, 7’den 77’ye her yaştan vatandaşa hitap eden etkinlikleri, renkli stantları, gün boyu müziğiyle büyük ilgi çekti.
Sabah saatlerinden itibaren yoğunluğun başladığı festival alanında, kortej yürüyüşü renkli görüntülere sahne oldu. Korteje Menemen Belediye Başkanı Aydın Pehlivan ile birlikte İzmir Valisi Dr. Süleyman Elban, AK Parti İzmir Milletvekili Yaşar Kırkpınar, önceki dönem AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hamza Dağ ve Menemen Kaymakamı Fatih Yılmaz ile birlikte ilçe protokolü katıldı. Bandonun ezgileriyle renklenen kortej yürüyüşü, Çilek Kafe’nin yanında yer alan konser alanında son buldu.
“16. Emiralem Çilek Festivali, uluslararası olacak”
Konserler öncesinde festival alanını dolduran binlerce vatandaşa hitap eden Menemen Belediye Başkanı Aydın Pehlivan, “Emiralem’de yetişen çileğimiz dünyaca ünlü bir tada ve aromaya sahip. Bölgemize, ülkemize ve uluslararası seviyede dünyaya tanıtmakla ilgili bir irade ortaya koyuyoruz. İnşallah önümüzdeki yıl düzenleyeceğimiz 16. Emiralem Çilek Festivali’miz, uluslararası seviyede olacak. Çiftçi bir ailenin evladı olarak her zaman söylediğim gibi ilçemizin tarımsal üretimini çok önemsiyorum. Bu kapsamda zeytinyağı fabrikamızın yeniden ilçemize kazandırılmasından tutun da, buğday eleme makinesi alımına ve yüz binlerce fide dağıtımına kadar Menemen tarımı için elimizi taşın altına koymaktan hiçbir zaman çekinmedik ve çekinmeyeceğiz de.” ifadelerini kullandı.
“Aydın Başkan çok çalışkan”
15. Emiralem Çilek Festivali’nin ilk gününde festival alanındaki güzel görüntülerin artından heyecanın adresiyse konser alanı oldu. Sahneye çıkan ilk isim olan Oğuz Görceğiz, en güzel parçalarını söylerken yeni parçası olan “Kına Şarkısı”nı da dinleyenleriyle buluşturdu. Görceğiz’in ardındansa sahne sırası Türkiye’nin en sevilen isimlerinden olan Mustafa Ceceli’ye geldi. Ceceli dillerde yer eden birbirinden güzel parçaları, festival alanını dolduran binlerle birlikte seslendirdi. Emiralem Çileği için “Kokusu lezzeti bambaşka güzel” ifadelerini kullanan Ceceli, Menemen Belediye Başkanı Aydın Pehlivan’ın başarılı çalışmaları için de, “Aydın başkanım çok çalışkan. Menemen’e hizmet için canını dişine takmış, gecesini gündüzüne katmış çok çalışkan bir başkan” ifadelerini kullandı.
İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin girişimcilik programlarını yürüten Tech Istanbul’un, girişimcilere büyüme yolculuklarında güçlü destekler sunduğu Ön Kuluçka Programı’nın başvuru dönemi devam ediyor. Son başvuru tarihi ise 4 Haziran.
En İyi Kuluçka Programı seçilen Tech Istanbul, 2025 yılının son Ön Kuluçka çağrısı ile büyüme yolculuğunda girişimcilere rehberlik etmek için hazır. Tech Istanbul, farklı sektörlerden teknoloji tabanlı girişimini geliştirmek isteyen girişimcilere destek mekanizmaları sunuyor. Ön Kuluçka’ya başvuran girişimciler, teknoloji odaklı çözümlerini ölçekleyebilecekleri güçlü bir ekosisteme adım atıyor.
TECH ISTANBUL İLE DAHA GÜÇLÜ BİR GİRİŞİM EKOSİSTEMİ
Tech Istanbul, İstanbul’u dünyanın lider girişimcilik merkezlerinden biri haline getirme vizyonuyla hareket ediyor. Bugüne kadar desteklenen yüzlerce girişim ile girişimcilik ekosistemine büyük katkı sağlayan Tech Istanbul, Ön Kuluçka Programı’nda teknoloji tabanlı girişimleri destekliyor.
HAYALLERİNİZİ GERÇEĞE DÖNÜŞTÜRME ZAMANI!
Ön Kuluçka’da desteklenen girişimler, İstanbul’un merkezinde konumlanan 4 farklı ücretsiz ofis alanı, girişimcilik eğitimleri, mentörlük desteği, ücretsiz veya indirimli perklere erişim, yatırımcı/müşteri buluşmaları, kamu ve özel sektör liderleri ile tanışma, PR ve medya desteği ve patent ön araştırma desteği gibi sayısız imkandan faydalanabiliyor.
SON BAŞVURU TARİHİ: 4 HAZİRAN
Tech Istanbul Ön Kuluçka’ya başvurmak isteyen girişimler için son başvuru tarihi 4 Haziran! Başvurular tech.istanbul web sitesi üzerinden alınıyor. Tech Istanbul, girişimcilik ekosistemine güçlü bir adım atmak isteyen girişimcileri Ön Kuluçka’ya davet ediyor. Detaylı bilgi ve başvuru için tech.istanbul internet sitesini ziyaret edebilirsiniz.
TECH ISTANBUL
Tech Istanbul, fikir aşamasından küresele açılmaya kadarki süreçte girişimcilerin ihtiyaçlarına yönelik destek mekanizmaları sunmanın yanında, teknoloji severleri teknoloji dünyası ile buluşturuyor. Tech Istanbul, bugüne dek 540’tan fazla girişimi destekledi ve desteklenen bu girişimlerin toplam aldığı yatırım 84 milyon doları aştı. Buna ek olarak Tech Istanbul’un 4 farklı lokasyonunda gerçekleştirilen 2.000’in üzerinde eğitim ve etkinlik, 150.000’in üzerinde katılımcıyı ağırladı.
Türkiye’nin üretim ve ihracatında dünya lideri olduğu çekirdeksiz kuru üzüm, kuru kayısı ve kuru incirde 2024/25 sezonunun geride kalan diliminde ihracat yüzde 9’luk artışla 924 milyon dolardan 1 milyar 5 milyon dolara yükseldi.
Çekirdeksiz kuru üzüm ihracatı yüzde 10’luk artışla 360 milyon dolardan 396 milyon dolara ulaşırken, kuru incir ihracatı yüzde 28’lik artışla 228 milyon dolardan 292 milyon dolara ilerledi. Geçen sezonki ihracat tutarının yüzde 6 gerisinde kalan kuru kayısıdan elde edilen döviz tutarı 317 milyon dolar olarak kayıtlara geçti.
Miktar bazında ihracat yüzde 16 geriledi
Çekirdeksiz kuru üzüm, kuru kayısı ve kuru incir ihracatı döviz bazında yüzde 9 artarken, miktar bazında yüzde 16’lık düşüş yaşadı. Ege İhracatçı Birlikleri kayıtlarına göre 2023/24 sezonunda Türkiye, 269 bin tonluk kuru meyve ihraç etmişken, 2024/25 sezonunun aynı döneminde 226 bin tonluk kuru üzüm, kuru kayısı ve kuru incir ihraç etti.
Türkiye dünyanın kuru meyve ambarı
Türkiye’nin Dünya kuru meyve ambarı olduğunu dile getiren Ege İhracatçı Birlikleri Sürdürülebilirlik ve Organik Ürünler Koordinatörü ve Ege Kuru Meyve ve Mamulleri İhracatçıları Birliği Başkanı Mehmet Ali Işık, Türk üreticilerinin bin bir emekle ürettikleri kuru meyveleri Türk ihracatçılarının dünyanın dört bir tarafına ihraç ederek katma değere dönüştürdüklerini paylaştı.
Dünya Sağlık Örgütü’nün sağlıklı ürünler kategorisinde yer alan çekirdeksiz kuru üzüm, kuru kayısı ve kuru incirin hem ihraç pazarlarında hem de Türkiye’de tüketiminin artması için çaba gösterdiklerini anlatan Işık, “Sağlıklı nesiller için sağlıklı kuru meyvelerimizin tüketiminin artması için var gücümüzle çalışıyoruz. Üreticilerimiz kaliteli ve gıda güvenliği sağlanmış kuru meyveleri üretirken bizler Fuarlar, URGE Projeleri ve TURQUALITY Projeleri, ticaret heyetleri ve alım heyetleriyle kuru meyvelerimizi pazarlıyoruz. 7’den 70’e her nesil kuru meyvelerimizi gönül rahatlığıyla tüketebilir” diye konuştu.
Soğuk hava ve dondan etkinelen üzüm ve kayısı üreticisi ve işletmelerin yaraları sarılmalı
Mart ve Nisan aylarındaki soğuk havalar ve don olayı sonrasında kayısı ve üzüm bölgelerinde önemli kayıplar oluştuğunu aktaran Başkan Işık, şöyle devam etti: “36 ilde yaşanan ve son yılların en büyük kayıplarına neden olan don olayı sonrasında Devletimizin şefkat elini kayısı ve üzüm üreticilerimize ve işletmelerimize uzatmasını ve desteğini arttırmasını bekliyoruz” dedi.
Kuru Üzümümüzü en çok İngilizler, kuru incir ve kuru kayısımızı Amerikalılar talep etti
Türkiye’den en çok çekirdeksiz kuru üzüm ithal eden ülke 117 milyon dolarlık tutarla İngiltere olurken, Hollanda 48,5 milyon dolarlık taleple zirve ortağı oldu. Almanya 38,4 milyon dolarlık Türk üzümü ithal ederek adını üçüncü sıraya yazdırırken, İtalya’ya 35 milyon dolarlık, Fransa’ya 25 milyon dolarlık çekirdeksiz kuru üzüm ihraç ettik.
Ege İhracatçı Birlikleri bünyesindeki 6 gıda birliğinin ABD pazarında Türk gıda ürünlerinin Pazar payını artırmak için 6 yıldır sürdürdükleri Turkish Tastes isimli TURQUALITY Projesi sonrasında kuru kayısı ve kuru incir ihracatında ABD lider konuma yükseldi. 2024/25 sezonunda 1 Ağustos 2024-3 Mayıs 2025 tarihleri arasında ABD’ye kuru kayısı ihracatı 56,4 milyon dolara ulaştı.
Fransa 26 milyon dolarlık, Almanya 25 milyon dolarlık Türk kuru kayısısı ithal ederken, bu ülkeleri 14 milyon dolarla Avustralya ve 12,5 milyon dolarla İngiltere izledi.
Amerika Birleşik Devletleri, Türk kuru incirine olan talebini yüzde 48’lik artışla 43 milyon dolardan 64 milyon dolara taşıdı ve zirvede yerini sağlamlaştırdı. Türkiye’nin kuru incir ihracatında geleneksel pazarlarından Fransa 35,3 milyon dolarlık kuru incir ithalatıyla ikinci olurken, üçüncü basamakta 34 milyon dolarla Almanya yer aldı. Türkiye, İtalya’ya 13,4 milyon dolarlık, Kanada’ya 12,7 milyon dolarlık kuru incir ihraç etti.
News
