Kanal İstanbul çerçevesinde Sazlıdere Barajı’nın çevresinde binlerce kaçak konut inşaatı tam gaz sürüyor. “Bu inşaatlar kaçaktır, yıkın” yazısını gönderdiği için geçen Nisan ayında gözaltına alınan ve o günden beri de ayağına kelepçe ile hane hapsinde tutulan İSKİ Genel Müdürü Doç. Şafak Başa, ressamlığa başladı.
Doç. Başa’yı evinde ziyaret eden Basın Konseyi Başkanı ve gazeteci Pınar Türenç, görüşmesini şöyle anlattı:
“İSKİ’nin hane hapsinde tutulan Genel müdürü Doç. Şafak Başa ile oturduk, karşılıklı saymaya başladık, bu pranga ya da elektronik kelepçe kaç aydır bu ayağa takılı diye. Doç. Şafak Başa yanıtladı:
“7 ay olmuş bile.’’
Bir lahza durdum. Acaba rekor kimde?
Başa yanıtladı yine:
“Bildiğim kadarıyla rekor bende. Yetkililere soruyorum. Onlar da ‘Evet, bu amel fazla uzadı’ diyorlar. Hem de hüküm giymeden, denetimli serbestlik uygulanmadan, bu kelepçe neden? Her açıdan sorunlu. Hayatıma kelepçe takıldı aslında. Ben 34 yıldır devletimin hizmetindeyim. Bu süreçte hiç soruşturma geçirmedim. Hayatım terfilerle, üstün hizmet takdirleriyle, fazla önemli soruşturmalarda vazife almakla geçti. Şimdi, ayağıma takılan kelepçeyle hayatıma kelepçe takıldı. Soran yok. NEDEN yapıldı, suçum olmadığı halde nasıl herşey unutuldu. Anlamak olası değil.’’
Şafak Başa bugüne kadar yedi tablo yaptı, “Ruhuma da iyi geldi” diyor.
AVRUPA’DA TANINIYOR
İSKİ Genel müdürü aslında yerel yönetimler alanında doktora yapmış, doçentliğini almış, ab yönetimi ile ilgili kitaplar yazan, susuzluğun bitirilmesi için yoğun başarılara imza atmış, umumi müdür yardımcısı ve umumi müdür olarak 6 yıldır İstanbul’un ab sorununa neşter vuran, 20 milyon kentliyi susuz bırakmayan bir yönetici. Avrupa’da da en iyi ab yönetimi kategorisinde en başarılı ab yönetimi yatırımlarının sahibi olarak kabul edilmiş.
Sonra bir gün, bir maden arama şirketinin ruhsat işiyle ilgili şikayeti üzerine, 20 milyonluk devasa bir kentin umumi müdürünün ayağına takılan prangayla, hayatlara yaşatılan trajikomik durumlar.
Ev hapsindeki Başa’ya, üzerinde çalıştığı yağlıboya tablosu önünde sordum:
“Suyun ilmini yapmaktan, devletin kaymakamlığından, kafa müfettişliğinden, umumi müdürlüğe uzanan 34 yıllık kariyerden, resim yapmaya geçiş nasıl oldu?’’
Yanıtladı:
“7 aydır hane hapsindeyim. Hiçbir suçumun olmadığı hukuken de açık. Şikayet, İSKİ ile de bağlantılı değil. Yine de cezalandırılan umumi müdür değil, 20 milyonluk halk. Çünkü suyun yönetilmesi gerekli. İSKİ stratejik bir kuruluş. Yönetimi, kaynaklarının geliştirilmesi, ıslahı, korunması, dağıtımı, şebekelerin yenilenmesi, yeni projelendırmeler, sağlıklı dağıtımı son radde önemli. Çok yönlü bir çalışma. Beni eve kelepçeyle hapsetmek, kentliye de zarar. Umarım bu hal dikkate alınır.’’
Kelepçenin bile yorulduğu Başa’ların evinden dışarı çıktığımda, havayı tüm hücrelerime kadar çektim ve “Özgürlük, adalet, vicdan ne aka nimet, değer’’ dedim, bir kere daha.”
Şafak Başa’nın elektronik kelepçesi yara yapıyor.
‘’Aslında ben resim yapmazdım. Aylarca hane hapsinde olunca, hukukçu kızım, bir gün tuval ve boyayla geldi. Ben de canım sıkıldıkça boyaların renginde özgürlüğü aramaya başladım. 7 tablo yaptım. Ruhuma da iyi geldi. Çünkü ben yürek hastasıyım. Gözaltından hastaneye gittik ve yürek operasyonuna girdim. Stres, bizim gibi yürek hastalarına zarar. Kontrol amaçlı, doktora 4 kere ayağımda kelepçeyle, adli izinle gittim. Kelepçemi hergün şarj etmek zorundayım. Metal olduğu için bir yere çarptığımda yara yapıyor. İlaçlarım nedeniyle de yara iyileşemiyor. Banyoda bile ayağımda. Tam bir eziyet. Bitmeyen eziyet. Kızımın mezuniyetine, cenazelerimize, kanser hastası anamın, babamın yaşadığı kente gidemedim. Haklarımdan mahrum bırakıldım. Tabii bu böyle gitmeyecek.”
Basın Konseyi Başkanı ve gazeteci Pınar Türenç, Şafak Başa’yı ziyaret etti.
Kanal İstanbul projesine ilişkin Bahçeşehirliler Derneği tarafından açılan davada mahkeme “Telafisi kuvvet zararlar doğacak” diyerek yürütmeyi durdurma kararı verdi.
Bilirkişi raporunda projenin İstanbul’un mevcut olan ab sıkıntısını daha da artıracağı vurgulandı. Raporda Sazlıdere Barajı’nın ve Terkos Gölü’nün Kanal İstanbul ile ilişkisine dikkat çekildi, projenin İstanbul’un mevcut olan ab sıkıntısını daha da artıracağı vurgulandı.
İstanbul’un kuzey ilçelerinde bulunan Kazandere ve Papuçdere barajları kurudu.
GÜNDEM
Az önceGÜNDEM
Az önceGÜNDEM
Az önceGÜNDEM
Az önceGÜNDEM
Az önceGÜNDEM
47 dakika önceGÜNDEM
1 saat önce
1
Tur otobüsü kaza yaptı: 1 ölü, 2 yaralı
3381 kez okundu
2
Mardin'de şüpheli ölüm: 14 yaşındaki Elif yaşamını yitirdi
3101 kez okundu
3
Motosiklet kazasında iki kişi feci şekilde can verdi
2759 kez okundu
4
RTÜK Başkanı Şahin, sokak röportajlarını hedef aldı
2158 kez okundu
5
Deprem protestosuna müdahale gözaltılar var
2151 kez okundu